MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin, 1 Temmuz’daki duruşmada MHP’nin hazır bulunacağını bildirdi.
Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, 31 Mart’taki yerel seçimlerin ardından siyasi partiler arasında normalleşme ve yumuşama arayışlarının temel alınarak çok bilinmeyenli yeni bir denklemin kurulmak istendiğinin gözlemlendiğini belirtti.
Her şeyin milletin huzurunda gerçekleştiğini kaydeden Bahçeli, “MHP, iyi niyetli, yapıcı, yol açıcı, millet ve ülke lehine olduktan sonra söz konusu munzam ve muhassıl diyalogları kuşkusuz makul ve mantıklı değerlendirmekten en ufak rahatsızlık duymayacaktır. Kutuplaşmanın ve kavgaya tutuşmanın sonu ve sonucu asla yoktur. Kucaklaşmak, konuşmak, milletimizin talep ve sorunlarına müşterek akılla çözüm aramak, bunu da başarmak siyasi partilerin asıl ve öncelikli görevidir.” ifadelerini kullandı.
Bahçeli, buna diyecek veya itiraz edecek hal ve heveslerinin hiç olmayacağını belirterek, şunları kaydetti:
“Ancak sıcak gündemin üst sıralarına yerleşen temas ve görüşme trafiğinin, MHP’yi hedef alan karalama kampanyasına dönüştüğü de her türlü izahtan varestedir. Dikkat, temkin ve titizlikle takip ettiğimiz nevzuhur gelişmelerin, esrar perdesi aralandığında başka hesapların, alttan alta körüklenen farklı beklentilerin varlığı müşahede ve mütalaa edilmektedir. Özellikle MHP’nin normalleşme ve yumuşama ortamına şaşı baktığı, şüpheyle yaklaştığı, hatta zarar verdiği televizyon ekranlarından, sosyal medya platformlarından ve gazete sayfalarından devamlı surette ileri sürülmektedir.
İddianamesi hazırlanan bir cinayet davası üzerinden de milliyetçi-ülkücü harekete yönelik itibar suikastının yaygınlaşması, bu suikasta refakat eden kimi isimlerin sürekli parlatılması, dahası kapı kapı gezdirilmesi, ekran ekran dolaştırılması, bir hak ve hukuk arayışından öte iç huzur ve barış ortamını zehirlemeye tam teşebbüstür.
MHP mezkur davanın 1 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak duruşmasında mutlaka hazır bulunacak, karanlık oyunlarla ve bu oyunların figüranlarıyla Türk yargısının huzurunda hesaplaşacaktır. Yurt içi ve yurt dışı menşeli çıkar odaklarının, yıkım ortaklarının, siyasi istikrar muhalifi çevrelerin, bilhassa da Cumhur İttifakı muarızlarının, partimizi töhmet altında bırakmak, bir yol ayrımının inşasını sağlamak maksadıyla kesintisiz faaliyet içinde oldukları meydandadır.”
“Cumhur İttifakı’nı yarı yolda bırakmamız mümkün değil”
Sevdalarının Türkiye, mensubiyet onurlarının da büyük Türk milleti olduğunu kaydeden Bahçeli, şöyle devam etti:
“Bu kapsamda siparişi yapılan normalleşme ve yumuşama atmosferinin sürdürülebilir hale gelmesinin önünde şayet MHP bariyer olarak telakki ve tarif ediliyorsa, bu konuda da geniş bir ittifak husule gelmişse, bize düşen sorumluluk ülkemiz ve milletimiz uğruna her türlü fedakarlığı göze almak, gereğini ise gönül huzuruyla yapmaktır.
AK Parti içindeki gayri memnun kesimin devamlı suyu bulandırmasını da dikkate alarak, AK Parti ile CHP arasında geniş tabanlı bir ittifakın vücuda gelmesi, buna da altılı masanın diğer unsurlarının desteği MHP’nin samimi dileği ve temennisidir. Buna rağmen Cumhur İttifakı’na bağlılığımız kararlılıkla devam edecek, TBMM’de kanun tekliflerine verilen desteğimiz aynen sürecektir.”
Devlet Bahçeli, Cumhur İttifakı’ndan taviz, geri dönüş, yarı yolda bırakma, ilkelerinden ve hedeflerinden cayma göstermelerinin mümkün olmadığını vurgulayarak, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da şartlar ne olursa sonuna kadar yanında ve arkasında olacağımızı, kesinlikle yalınız bırakmayacağımızı herkes çok iyi bilmelidir. Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı görüşmeleri, kurduğu ilişki ağlarını, icra ettiği ikili temasları saygıyla karşılıyor, zatı devletlerini daha da rahatlatmak için bir kez daha feragatle hareket edip karşılıksız inisiyatif alıyor ve bu tercihimizi aziz milletimizle paylaşıyoruz.” ifadelerini kullandı.